Gölgelerin İsyanı

Burası, kuyruk beyinli tilkiler ormanı. Onlar için kuyruklarından daha önemli bir şey yok. Hem kibirli hem kurnazlar. Geçen maceramızda Kuyruksuz Tilki’nin, kuyruğu olmadığı için neler yaşadığını okumuştunuz. O kitapta tanıştığınız Uzun Kuyruk, kibirli olmasının bedelini az kalsın çok ağır ödüyordu. Tabii Kuyruksuz Tilki olmasaydı. Bu kitapta ise Uzun Kuyruk’un bu maceradan sonra neler yaşadığını okuyacaksınız. Çok heyecanlı bir macera sizleri bekliyor. Bu kitabı da isterseniz serinin diğer kitaplarından bağımsız okuyabilirsiniz. Fakat yine de önceki kitapları okuduktan sonra okumanız, olayları anlamanızı kolaylaştıracaktır. O zaman haydi başlayalım.

Ömür GÜNALDI

Gölgelerin pazarlarda alınıp satılabildiği bir dünya nasıl olurdu? Peki ya bu alışverişte para değil de güzel duyguları vermek gerekseydi? Siz olsanız renkli gölge almak için hangi güzel duygunuzu feda ederdiniz? İyi özelliklerinizi neyin karşılığında feda edebilirsiniz? Mehmet bu macerada yine çok ilginç olaylar yaşıyor. Çocuklar bu kitap sayesinde, farkına varmadıkları pek çok güzel duygunun farkına varacaklar. Hayal güçlerini geliştirecekler. Üstelik hem bilinçli hem bilinç dışı zihinlerini, doğru mesajlarla dolduracaklar.

Mehmet, gölgesine takıntılı akıllı bir çocuk. Gölgesinin neden siyah ve iç karartıcı olduğunu sorguluyor. Rengarenk bir gölgesi olmasını istiyor. “Gölgenin Rengi” isimli serinin ilk kitabında geçen maceraya göre Mehmet, gölgesini renklendirmeyi başarıyor. Acaba, gerçekten başarabiliyor mu? Yoksa hepsi bir rüya mı?Bu kitabı önceki kitaptan bağımsız okuyabilirsiniz. Fakat olayları daha iyi anlayabilmeniz için, serinin ilk kitabı olan “Gölgenin Rengi” isimli kitabı okumanızı tavsiye ederim. Hepinizin severek okumasını ve renkli bir hayatınızın olmasını dilerim.

Ömür GÜNALDI

Bilimin  sonu  yoktur. Bildiklerimiz ise sınırlıdır. Bilginin sınırlarını genişlettiçe  bugün imkansız gibi görünenler yarın gerçekleşebilecektir. Tıpkı dün olduğu gibi. Bugün sıradan gibi görünen pek çok şey, dün imkansız sanılıyordu. Birileri mümkün olabileceğine inanmasaydı ve o zamandaki bilginin sınırlarını aşmasaydı, bugün kullandığımız pek çok teknoloji olmayacaktı. Şimdilerde mümkün görünmeyen hayallerin mümkün olabileceğine inanan çocuklar yetiştirmek için hayal gücü egzersizleri son derece önemlidir. Çocukların hayal gücüne hitap eden bu kitapta, imkansız gibi görünen şeylerin aslında mümkün olabileceği kurgu yoluyla ile anlatılmıştır. Serinin altıncı kitabı olan bu masalı da çocukların bir solukta okuyacağına inanıyorum. “Hayal edebildiğimiz her şey mümkündür!”

Ömür GÜNALDI